Suriye’yi Kim Kurdu ?
Suriye’yi Kim Kurdu: Türkiye’nin güney komşusu; Doğu Akdeniz’e bakan kıyısı ve Arap Yarımadası ile Anadolu arasında sahip olduğu köprü konumu sebebiyle tarih boyunca en çok el değiştiren ve en çok savaşlara sebep olan topraklardan biri olmuştur Suriye… Her ne kadar yerli halkı binlerce yıl boyunca aynı kalsa da çeşitli sebeplerden dolayı bu topraklar sürekli büyük devletlerin birbirleriyle olan çekişmelerinden etkilenmiştir. Halkı hiçbir zaman gerçek anlamda huzura kavuşamamıştır. Gerçekten de Suriye’nin kronolojik tarihini incelediğimiz zaman; 403 yıllık Osmanlı himayesi dışında hep kısa aralıklarla farklı devletlerin egemenliği altına girdiklerini görürüz. Aynı zamanda hiçbir zaman savaştan kurtulamadıklarını görürüz.
Peki tarihi hakkında az çok genel bilgimizin olduğu bu topraklarda bugün Suriye Arap Cumhuriyeti ismiyle varlığını sürdüren devlet nasıl kurulmuştur? Hangi mücadeleleri vermiştir. Aynı zamanda hangi anlaşmaları imzalamıştır? İşte yanıtları:
Tarihte Suriye:
Yakın tarihteki konumuna değinmeden önce eski zamanlarda olanları kısaca anlatacak olursak Suriye toprakları; bilinen en eski topluluklar ve devletler tarafından dönem dönem zapt edilmiş ve yönetilmiştir. Bunlardan en önemlilerini sayarsak Kenanlılar, İbraniler, Aramiler, Asurlular, Babilliler, Persler, Yunanlılar, Romalılar ve Bizanslılar sırayla Suriye’de egemenlik kurmuşlardır. Bu zaman kadar nüfusun büyük çoğunluğu eski putperest inançlara sahipken; kısmen Hıristiyanlar da bulunmaktaydı.
Daha sonra dört halife döneminde kurulan İslam Devleti’nin Hz.Ömer döneminde Suriye’yi fethetmesiyle beraber ülke için yeni bir dönem başlamıştır. Ülke hızla İslamlaşmış ve Hz.Ömer’in askeri becerileri sayesinde daha önce görülmemiş bir teşkilatlanmaya sahip olmuştur.
Golf’ü Kim Buldu?
Daha sonra bu devletin yaşadığı değişiklikler sonucunda Emeviler ve Abbasilerin hakimiyetine giren Suriye için; ardından bölgeye yeni gelmekte olan Selçuklular ile beraber Türklerin himayesinde olacağı dönem başlamıştır. Selçukluların zayıflamasıyla beraber Memluk Devleti’nin eline geçen Suriye bir dönemliğine Haçlılar’ın elinde düşse de Timur Devleti ve sonrasında Osmanlı Devleti‘nin olaya el koymasıyla Türklerin himayesinde kalmaya devam etmiştir.
1517 yılında başlayan Osmanlı egemenliği Birinci Dünya Savaşı’na kadar devam etmiştir. Kısacası ülke için bu 400 yıl belki de en huzurlu dönem olmuştur. Suriye’yi bugün bildiğimiz Suriye yapan sorunlar ise Birinci Dünya Savaşı’yla gelen bu el değiştirmeler ve bölünmeler sonrasında başlamıştır.
Suriye Devleti’nin Kuruluşu:
Birinci Dünya Savaşı’nın Osmanlı ve İttifak Devletleri için tam bir hezimetle sonuçlanmasından sonra Suriye de Osmanlı egemenliğinden kurtulmuştur. Fakat bu dönem çok uzun sürmemiştir. 1920 yılında Fransa ile Suriye arasında gerçekleşen savaşı kaybeden Suriyeliler için 1946’ya kadarki Fransız mandası dönemi başlamıştır.
Bu kısımda halkın çoğunluğu Suriyeli Arap olmasına rağmen yönetimde azınlıkta olan Fransızlar, Nusayriler ve Ermenilerin bulunması; gelir adaletsizliğinin baş göstermesi gibi sebepler yüzünden ülkede kargaşa başlamıştır. 26 yıllık periyotta kayda alınması gereken bir durum da; 1939 yılında Hatay’ın Türkiye Cumhuriyeti’ne verilmesidir.
İkinci Dünya Savaşı sebebiyle Fransa, Suriye üzerinde eskisi gibi hakimiyet kuramayacağını anlamıştır. Kuvvetlerinin bir kısmını ülkeden çekerek diğer cephelere yönlendirmiş ve 1941’de Suriye’ye kısmi özerklik vermiştir. Bu kısmi bağımsızlık döneminde 1943’te seçilen ilk Cumhurbaşkanı Şükrü el-Kuwatlı olmuştur. Fakat yönetimi kısa sürmüş ve 1949’da gerçekleşen bir ihtilalle uzaklaştırılmıştır.
1950’den sonrası ise Suriye için bir dönüm noktasıdır. Lakin nadir görülecek bir şekilde epey güneyde kalan bir Arap ülkesi; SSCB ile yakınlaşarak sosyalist düşüncelere değer ve gönül vermeye başlamıştır. Bu durum da Suriye’nin komşularıyla arasının açılmasına ve iç huzursuzluğun artmasına sebep olmuştur.
Ama aynı zamanda ortaya çıkan Sosyalist Baas Partisi bu karışıklık döneminden faydalanarak güçlenmiştir. Bununla birlikte ülkede büyük oranda hakimiyet sağlamıştır. İşte bu Baas Partisi; bugün bile Suriye’nin yönetiminde bizzat etkisi olan, ülkenin kültürüne önemli ölçüde işleyen bir siyasi partidir.
Suriye ve Mısır Birleşiyor:
Baas Partisi hakimiyetinden sonra ülke 1958 yılında Mısır ile bir araya gelmiştir. Sonrasında Birleşik Arap Cumhuriyeti adlı bir devlet kurmuştur. Ama bu birleşme verimli olmamış ve 1961’de devletler tekrar ayrılmıştır.
Bu tarihten itibaren Baas Partisi Suriye’de muhalefete yer vermeyecek şekilde güçlenmiştir. İç işlerinde sosyalizmi, dış ilişkilerde Arap milliyetçiliğini esas alarak ülkedeki tek parti olmuştur.
1967’de yaşanan Arap-İsrail savaşı sonucunda Golan Tepeleri’ni kaybetmesiyle başlayan süreçte Suriye’nin gerek İsrail’le, gerekse diğer Arap ülkelerine karşı olan başarısızlığı devam etmiş; ülkedeki huzursuzluk ve kargaşa hiçbir zaman sona ermemiştir.
Yazımızı bitirirken okumaya üşenenlere tek cümleyle bilgi vermek gerekirse bugünkü Suriye Arap Cumhuriyeti; 1961’de Mısırla yaşanan ayrılma sonrasında Baas Partisi’nin diktasıyla kurulmuştur. 1970’ten beri ülkenin başındaki isimler de Esad ailesinden biri olmuştur. Günümüzde resmi olarak Suriye lideri de 2000’de ölen Baas lideri Hafız Esad’ın oğlu Beşar Esad’tır.